Bilgelik Öyküleri
ekremculfa@hotmail.com
HAYATI ERTELEMEYİN
04/12/2013
Sürekli bir koşuşturma içerisindeyiz değil mi ? Gün içerisinde yapmamız gereken pek çok şey var. Bu akışta sürükleniyoruz bir nevi. Hepsini yetiştiremiyorsak bile öncelik sıraları yapıyoruz ve buna göre ilgileniyoruz. Bu belirlediğimiz öncelikleri ne kadar bilinçli yaptığımız sorgulanır. Neye göre karar veriyorsunuz ? Hepimizin sahip olduğu ve önemsediği değerleri var. Bunlar, iş, başarı, sağlık, ahlak, aile, para gibi pek çok alanda olabilir. Her birine değer verdiğimizi düşünsek bile bunu gündelik yaşamda gösteremiyor olabiliriz. Örneğin bir iş adamı aile, sağlık gibi değerlere çok önem verdiğini söyleyebilir ; fakat her gün eve geç saatlerde geliyor , ailesiyle hiç vakit geçirmiyor ve aklı sürekli işlerinde olabilir. Bu durumda her ne kadar aile gibi değerlere önem verse de bunu gündelik yaşamda gösteremiyordur. Değerlerimizi bir kayıp yaşadığımızda daha çok hatırlarız belki pişman oluruz. Fakat mutlaka kaybetmemiz mi gerekiyor, artık çok geç olması mı gerekiyor ? Bugün farklı bir şey yapın, sevdiklerinizi düşünün ve onlara bu sevginizi hissettirin… Bu konuda sorun yaşadığınızı düşünüyorsanız psikolojik destek alabilirsiniz. 0216 347 60 03- | |||
Yorumlar | |||
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın | |||
Yazarın diğer yazıları | |||
DİNLEMEK - 04/12/2013 | |||
Bir gün bir Kızılderili ve beyaz arkadaşı New York şehrinin merkezinde yürüyordu. O sırada öğle tatili vaktiydi ve caddeler insanlarla doluydu. Sürücüler kornalarını çalıyor, taksi şoförleri müşteri bulmak için köşelerde bağrışıyor, sirenler çalıyord | |||
REKABET - 04/12/2013 | |||
Yeni mezun olmuş bir öğretmen olan Mary, Navajo Kızılderililere ait bir yerleşim bölgesinde öğretmenlik yapmaya başlamıştı. Her gün beş öğrenciyi tahtaya çağırıyor ve ödev olarak onlara vermiş olduğu basit bir matematik problemini çözmelerini istiyor | |||
HIZLI YAŞAMAK - 04/12/2013 | |||
Genç ve başarılı bir yönetici, yeni Jaguar'ıyla bir mahalleden hızlı bir şekilde geçiyordu. Parketmiş arabaların arasından yola aniden çıkabilecek çocuklara dikkat ediyordu ve bir şey gördüğünü sanarak yavaşladı. Arabayla caddeden yava | |||
UMUT ETMEK - 04/12/2013 | |||
İki çocuklu bir aile hafta sonunu piknik yaparak geçirmeye karar verirler. Piknik yerine vardıklarında anne yemeği hazırlarken, çocuklar babalarıyla birlikte yürüyüşe çıkar. Uzun bir yürüyüşten sonra oldukça yorulan küçük çocuk yalvarırcasına bakan | |||
PAYLAŞMAK - 04/12/2013 | |||
“Üç yaşındaki kızı ve ondan iki yaş büyük oğluyla birlikte uzun bir seyahate çıkmıştı. Yollarda çocuklara meyve, çikolata almak için sık sık durur, her defasında aldıkları şeyleri arka koltukta duran çocuklara uzatırken, kimin eli uzansa; “ al, bunu | |||
AFFETMEK - 04/12/2013 | |||
İki arkadaşın yolları çöle düşmüş günün birinde. Bir süre sonra aralarında tartışma çıkmış. Birinin diğerini tokatlamasıyla neticelenmiş bu münakaşa. İncinmiş öbürü ve kuma şöyle yazmış:”Bugün en iyi arkadaşım bana bir tokat attı.”Yürümeye devam etm | |||
SABIR GÖSTERMEK - 04/12/2013 | |||
Bir kavak ağacının yanında bir kabak filizi boy göstermişti… Bahar boyunca bitki kavak ağacına sarılarak boy göstermeye başladı… Yağmurların ve güneşin etkisi ile büyümesini hızla sürdüren kabak, kısa sürede kavak ağacı ile neredeyse aynı boya geldi… | |||
KORKULAR İLE YÜZLEŞMEK - 04/12/2013 | |||
Bir bilge, bir göletin başında oturmaktadır. Susuzluktan kırılan bir köpeğin devamlı olarak gölete kadar gelip, tam su içecekken kaçması dikkatini çeker. Dikkatle izler olayı. Köpek susamıştır ama gölete geldiğinde sudaki yansımasını görüp korkmaktad | |||
KÜÇÜK YÜREKLER - 04/12/2013 | |||
Meyveli dondurmaya bayılıyordu. Parası yeter miydi, bilmiyordu ama denemekten ne çıkardı! Pastaneye girdi, masaya gelen bayan garsona bir kâse meyveli dondurmanın ne kadar olduğunu sordu 10 yaşındaki küçük çocuk. ‘‘50 sent’’ diye ceva | |||