Uzman Klinik Psikolog Büşra Güneş
uzmanpsikologbusra@gmail.com
ÖFKE DUYGUSU VE DENETİMİ
01/11/2013 ÖFKE DUYGUSU VE DENETİMİ Her gün dışarı çıktığımızda, bazen trafikte, bazen işlerimiz bir türlü yoluna girmediğinde, bazen birileri kuralları çiğnediğinde ya da bazen sadece kendi davranışlarımızdan rahatsız olduğumuzda sinirleriniz , öfke yaşarız. Öfke, kulağı sorun çıkartan bir durum gibi gelse de üzüntü, sevinç, mutluluk, kaygı gibi oldukça doğal bir duygudur. Bedenin ve ruh halinin rahatlık düzeyinin dışarıdan gelen bir uyarıcının ihlal/ saldırı / tehdit olarak algılanması sonucu bozulması ile oluşur. Öfkeye bakış açısı çoğu zaman olumsuzdur. Çoğu kişi tarafından olumsuz, sorun çıkartan, zarar veren uyumsuz bir duygu olarak görülse de aslında kişileri tehlikeden korunmayı, amaçlara ulaşmayı ve kendini ifade etmeyi sağlayan işlevsel bir duygudur. Sorun yaratan öfke değil öfkenin nasıl gösterildiğidir. Eğer saldırganlık, bağırma, kavga etme ya da pasif bir şekilde ifade ediliyorsa bu kişinin kendi ruh sağlığı ve kişilerarası ilişkiler açısından uyumsuz olabilir. Fakat kendi istek ve ihtiyaçlarını ve yaşadığı duyguyu ifade etme biçiminde olursa bu zararlı değil aksine ilişkileri geliştirici özelliktedir. Öfkelenmemizi sağlayan tek bir neden yoktur. Herkes farklı olay ve kişilere öfke tepkisi gösterebilir. Trafik, sırada önünüze geçmeye çalışan kişiler, işlerin yeterince iyi yapılmaması, saygısızlık, ertelemeci yapıda insanlar gibi bazı kişi ve durumlar , öfke duygusu için uyarıcı niteliktedir. Fakat bizi sinirlendiren bu uyarıcılar değildir; çünkü herkesi aynı oranda sinirlendirmezler. Bizim yüksek düzeyde öfke yaşamamızı sağlayan bu uyarıcılar ile ilgili bir takım değerlendirmelerimizdir. Yaşamda kendimiz için diğerleri için ve genel olarak dünya için bir takım kurallar belirleriz ve bu doğruluğu kanıtlanamayan kurallar ile değerlendirmeler yaparız ve bunlar sonucunda da yoğun duygular yaşarız. Herkesin kuralı ve değerlendirmeleri farklı olduğu için herkes aynı olayda aynı tepkiyi göstermez. Öfke iyi ifade edildiğinde olumlu bir duygu olsa da kimi zaman bir takım kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Öncelikle kişinin ruh sağlığı bozulabilir, öfkeyle birlikte üzüntü, kaygı , hayal kırıklığı ve umutsuzluk gibi duygular yaşayabilir. Bireylerin fiziksel sağlıkları için kötü etkileri bulunmaktadır. Örneğin bazı kalp damar hastalıklarına neden olabilir, ülser gibi mide rahatsızlıkları olabilir, kas gerginliği ve nefes darlığı görülebilir. Bunların yanında kişiler arası iletişim bozulabilir, tahammülsüzlük artar ve ilişkiler yara alır. İyi kontrol edilmediğinde saldırgan davranışlar ile birlikte toplum için de olumsuz etkileri görülmektedir. Öfke sorunu yaşıyorsanız bunu üzerinden gelmek için öncelikle öfke duygusunun tanınması gerekmektedir. Hangi durumların kişiyi neden sinirlendirdiği ve bu öfke duygusu ile ne yaptığı nasıl davranışlar gösterdiğini kendisinde gözlemlemelidir. Bu süreçte durumlar ve kişiler ile ilgili yaptığı yorumları gözden geçirmelidir. Bu yorumların ne kadar gerçekçi olduğunu, bir başkasının farklı yorumlayıp yorumlayamayacağını , başka bir zaman diliminde değerlendirmesinin ne kadar geçerli olduğunu düşünmelidir. Böylelikle sahip olduğu düşüncelere alternatif düşünce biçimleri getirmelidir. Eğer öfke daha çok davranışlar ile ifade ediliyorsa, öfkenin tırmanmasını engelleyecek bir takım uyarıcılardan faydalanabilir. Bir konuda tartışılırken öfke gösterilmiş ise o konuyu konuşmaya ara vermek, ortam değiştirmek ve bir gece uykusu sonrasına ertelemek etkili olabilmektedir. Bunların yanında yoga, meditasyon ve gevşeme egzersizleri de öfke kontrolünde sağlıklı yöntemlerdir. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
HASTALIK HASTALIĞI - 12/04/2014 |
Günümüzde karşılaştığımız pek çok haber, etrafımızdaki insanların yaşadıkları sağlık problemleri ya da kendi deneyimlerimiz nedeniyle sağlık konularında pek çok insan oldukça titiz olabilmektedir. |
OBEZİTE, YEMEK YEME VE PSİKOLOJİ - 26/02/2014 |
Obezite tüm dünyada ve ülkemizde giderek artan bir rahatsızlıktır. Besinlerle alınan enerji miktarının fiziksel aktivite ya da metabolizma aracılığıyla |
MOTİVASYON SAĞLAMA YÖNTEMLERİ - 05/01/2014 |
İnsanların çoğunun davranışlarının altında ihtiyaçlar bulunmaktadır. Bu ihtiyaçlar, karşılanmak için itici bir güç oluşturur ve bu güce de motivasyon adı verilir. İnsan davranışlarına yön verir ve kişileri harekete geçirir. İhtiyaçlar, istekler, |
BİR TABU: ÇOCUKLARIN CİNSEL İSTİSMARI - 29/12/2013 |
Çocuklara yönelik cinsel istismar , çocuğun kendinden yaşça büyük biri tarafından cinsel ilişkiye zorlanması ya da cinsel haz almak için kullanılmasıdır. Toplum tarafından bir tabu olduğu için, düşünüldüğünden daha yaygın olmasına rağmen çoğu zaman |
ÇOCUĞUM HER ŞEYE KARŞI GELİYOR ! - 06/12/2013 |
“Ben bu çocuğu anlamadım gitti, her şeye nasıl cevap veriyor ?” “Hiçbir şeye uyum göstermiyor “ “Sürekli benimle tartışacak bir şey buluyor” “Hiçbir kurala uymuyor” |
SEVGİ BAĞIMLISI MISINIZ? - 05/12/2013 |
Romantik komedi filmlerinde , çoğu zaman hayatı yolunda gitmeyen ya da çok sıkıcı olan bir kişinin yaşamına biri girer ve bir beyaz atlı prens edasıyla bir anda bir sihir olmuş gibi tüm sıkıntılarından kurtulur ve artık çok mutlu olur. |
KARDEŞLER ARASINDAKİ KISKANÇLIK VE KAVGALARI ÖNLEME YOLLARI - 22/11/2013 |
kardeşler arasındaki kavga anne babaları oldukça yoran ve tüketen bir durumdur. Anne baba olarak siz de çocuklarınız arasında ağız dalaşlarından, en ufak konuda gerginlik çıkmasından, hiçbir şey paylaşamamalarından, birbirlerine vurmalarından usanmı |
YEME BOZUKLUKLARININ SONUÇLARI - 20/11/2013 |
Yeme bozuklukları son yıllarda tüm dünyada ve ülkemizde giderek artmaktadır. Özellikle batılı toplumlarda görülme sıklığı yüksek olan bu bozukluklar bilinenin aksine sadece bayanlarda değil erkeklerde de görülmektedir. |
YEME BOZUKLUKLARININ FARKINDA OLMAK - 20/11/2013 |
Herkesin yemek ile ayrı bir ilişkisi vardır. Kimi insan sadece acıktığında yer ; kiminin aklına yemek yemek gelmez; kimi tok olsa da yer veya doyduğunu anlayamaz, kimi duygu durumuna bağlı olarak yeme atakları geçirir |
Devamı |