istanbul Psikolog Pedagog 724 Psikoloji Köşe Yazıları
ekremculfa@hotmail.com
EVLAT EDİNME
06/08/2011 EVLAT EDİNME Evlat edindirme hizmeti 1 Ocak 2002 tarihli Yeni Türk Medeni Kanunu’nun 305-320’nci maddeleri doğrultusunda gerçekleştirilmektedir. Evlat edinme ile çocuk ailenin bir üyesi olur ve soyadını taşır. Evlat edinecek kişilerin 30 yaşını doldurmuş veya 5 yıldır evli olmaları gerekmektedir. Kendi öz çocuğu bulunmayanlar, en az okur-yazar düzeyde olanlar evlat edinmek üzere başvurabilirler. Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 21’nci maddesi uyarınca “çocuğun yüksek yararı doğrultusunda evlat edindirme hizmetinden yararlandırılması” sağlanmaktadır. Hakkında korunma kararı alınarak kurum bakımına yerleştirilmiş, anne babası tarafından evlat edindirilmesi onaylanan ya da ailesi bulunamayan çocuklar evlat edinilebilir. Bir kişi, yaşı ne olursa olsun evlat edinilebilmektedir. Ancak evlat edinecek aile ile evlat edinilecek çocuk arasında en az 18 en fazla 45 yaş fark olması gerekmektedir. Çocuk yetiştirilmesi ile ilgili konuya bakacak olursak, çocuk büyürken dönemsel problemler zaten mevcuttur. Ancak evlat edinmiş anne babaların “öz olmama” durumuyla ilgili kaygıları korkuları olursa bu problemleri çözmek daha da zorlaşacaktır. Bahsettiğimiz normal gelişimsel problemlere çok kısaca değinecek olursak bu dönemlerden ilki çocuğun altı yaşına doğru olan dönemdir. Çocuk bu dönemde olaylar arasındaki neden-sonuç ilişkilerini kurmaya başlar, bu onu okul dönemine hazırlar. Örneğin, dünyaya nasıl geldiği, neden bu kişilere anne baba dediği gibi birçok olaya farklı açıdan bakmaya başlar. İkinci dönemse ergenliktir. Bu dönemde bedeni değişmeye başlayan çocuk, cinsel gelişimine hazırlanır. Kişiliğini, kendi değerlerini, mesleki kimliğini geliştirmek için uğraşır, çözdükçe çalkantılar azalacaktır. Anne babası ile yaşadığı sorunlar sırasında onların gerçek anne babası olup olmadıkları ile ilgili, diğer ebeveynleriyle kıyaslayarak kendine sağlanan imkanları ya da disiplinle ilgili konuları sorgulamalara girer. Çocuk, evlat edinildiğini ergenlik döneminden (12-15) önce öğrenmelidir. Çocuk henüz okula başlamamışken bu açıklamanın yapılması gerektiğini düşünen uzmanlar da bulunmaktadır. Çocuğun bu durumu daha hafif atlatabilmesi için önceden temelini atmak uygun olur. Örneğin bazı çocukların evlat edinebileceği gibi yaşına uygun birtakım bilgilere sahip olması faydalı olabilir. Yersiz bir açıklama ya da çocuğun evlat edinildiğini dışarıdan öğrenmesi travmaya yol açabileceği gibi, beraberinde evlat edinen anne babasına karşı kızgın ya da saldırgan tavırlar yansıtabilir. Evlat edinen anne babanın da kendisini terk edeceği kaygısına kapılmasına yol açabilir. Burada çocuğu kaygılandıran mesele, anlatılanların manevi anne babası ile arasındaki bağı tehdit etmesidir. Bu bağın gücü ve güvenirliğinden şüphe duyduğunda yara alacak ve çareyi ona iyi bakım verebilecek bir öz anne baba düşleminde arayacaktır. Ayrıca evlat edinmiş ebeveynlerin yapacağı en hatalı davranış, bir kızgınlık anında, geldiği yere geri göndermekle korkutmalarıdır. Çocuk, tüm sevgi ve ilginin yalan olduğu sonucuna varır ve bu da tüm bağı koparıp ilişkiyi bitirir. Doğal bir süreçte, yani çocuğa evlat edinildiği açıklanmış şekilde yaşama devam ederken, çocuk büyüdükçe daha kolay anlayabilecek ve duyguları daha da yerine oturacaktır. Çocukluk fotoğraflarının olmayışına, belki de anne babasına neden benzemediğine daha kolay açıklık getirebilecektir. Bu durumda çocuk açısından bir incinme yaşanacaksa da bunun sebebi evlat edinenlerden çok, çocuğu tek edene ya da bir şekilde çocuğun bakıma muhtaç hale gelmesinin getirdiği üzüntüye mal edilecektir. Evlat edinen aileler bu incinmeyi sadece kendilerine karşı algılamamalılardır. Çocuğa bu incinmeyle baş etmesi konusunda yardımcı olmak faydalı olabilir. Suçlu aramak ya da birilerini suçlayarak ortamı iyileştirme çabası çok da uygun bir yaklaşım olmayacaktır. Yaşanan problemlerin çözümünü karşılıklı düşünmek, gerçek hisleri dile getirme samimiyetinde bulunmak ve yalan söylememek işleri daha da kolaylaştıracaktır. Açıklamada yardıma ihtiyaç duyarsanız ya da bu konuyla ilgili daha derin bilgi almak isterseniz bir psikologa başvurarak uzman gözetiminde daha da sağlıklı açıklamalar yapılabilecektir. KAYNAKÇA: Şenol, S. (2006). Çocuk ve Gençlik Ruh Sağlığı. Ankara: HYB Yayıncılık http://www.sosyalhizmetuzmani.org/evlatedinilmiscocuk.htm |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
BEBEK VE MÜZİK - 24/12/2011 |
BEBEK VE MÜZİK |
KADIN VE ERKEK BEYNİ ARASINDAKİ FARKLAR - 08/12/2011 |
KADIN VE ERKEK BEYNİ ARASINDAKİ FARKLAR |
DOĞUM SONRASI DEPRESYON - 20/11/2011 |
DOĞUM SONRASI DEPRESYON |
ÖĞRENCİLERLE İYİ İLETİŞİMİN YOLLARI (ÖĞRETMENLER İÇİN) - 12/11/2011 |
ÖĞRENCİLERLE İYİ İLETİŞİMİN YOLLARI (ÖĞRETMENLER İÇİN) |
YANLIŞ YATAK ÇOCUK PSİKOLOJİSİNİ BOZABİLİR - 11/11/2011 |
YANLIŞ YATAK ÇOCUK PSİKOLOJİSİNİ BOZABİLİR |
ÇOCUĞA ÖZSAYGISINI KAZANDIRMANIN YOLLARI - 30/10/2011 |
ÇOCUĞA ÖZSAYGISINI KAZANDIRMANIN YOLLARI |
ÇOCUĞA EVDE GÜVEN KAZANDIRMA YOLLARI - 23/10/2011 |
ÇOCUĞA EVDE GÜVEN KAZANDIRMA YOLLARI |
EVCİL HAYVANLAR&ÇOCUKLAR - 16/10/2011 |
EVCİL HAYVANLAR&ÇOCUKLAR |
ÇOCUKLARDA YEME SORUNLARI - 11/10/2011 |
ÇOCUKLARDA YEME SORUNLARI |
Devamı |