Aile ve İlişki Danışmanı Serhat Yabancı
serhatyabanci@hotmail.com- 0 216 371 33 83
ÇEKİNGENLİK
13/05/2011 Aslında her yaşta insanın rahatsız olduğu bir durumdur çekingenlik. Düşüncesini tam zamanında söyleyememek,tam zamanında istediğini yapamamak gibi durumlardır bunlar. Fakat öyle bir hal alır ki durum sadece bazen değil sıklaşmaya ve genelleşmeye başlar.İşte çekingenliğin tanımlanması için ilk şartımız genel ve süreklilik arz etmesidir. Yani çoğu zaman ve çoğu yerde bir ,kaçınma, ifade edememe,kendini geri çekme, toplumsal tepkiden korkma, herkesin kendisini izlediğini süzdüğünü sanma ve eleştirileceğini aşağılanacağını düşünme ve buna bağlı olarak sosyal kopmanın yaşanması bir çekingenlik göstergesidir. Çekingenliğin analizinde temel olan ,eleştirilmeme ve yanlış yapmama, izlenimini veya karizmasını çizdirmeden devam ettirmektir. Çekingenliğin genetik nedenleri de bulunmuş olsa da değişmeyecek demek değildir. Durgun, içe kapanık olmak, sessiz olmak,kendini ifade edememek ,sosyalleşme ve çeşitli uygulamalar ile aşılıp düzelebilir. · ya söylediğimi beğenmezlerse,ya küçük düşersem, ya dalga geçilirsem, ya başarısız olursam, ya tartışma çıkarsa,ya bağırırsa · en iyisi susayım · Söylerken –yaparken rezil olabilirim en iyisi bir köşede durayım. · Davet etmeden-ısrar etmeden konuşmamalıyım-katılmamalıyım. KİŞİLİK ÖZELLİKLERİ :
Çekingen bireyler, hem mükemmeliyetçi olmak hem de eleştirilmekten korkmak gibi özellikleri barındırırlar. SOSYAL HAYAT VE ÇEKİNGENLİK Çekingen bireylerin sosyal hayatları sosyalfobik tepkiler ile benzerdir. Akıllı çocuk, uslu çocuk, efendi,etliye-sütlüye karışmaz gibi yorumların muhatapları çekingenlerdir. Aslında çekingenlerin yetiştirilmesi esnasında da aile uslu çocuk= iyi çocuk ilişkisini yaşatmışsa ,çocuk kabul görmek ve onay almak için hep uslu çocuk modelini oynar. Sonradan çekingenliğin temelini attığını bilemez. Eskiden uslu çocuklar hit iken şimdi kendini ifade eden, düşünce ve duygularını anlatabilen çocuklar ve bireyler gözdedir. Ailelerin çocukları , “benim oğlum pırlanta gibi, çok terbiyeli, gereksiz konuşmaz, büyüklerinin yanında konuşmaz,efendidir” gibi söylemleri çocukların belli kalıbın dışına çıkmasına engel olup kendini ifade etmelerini engellemektedir. Toplumumuzda ağırlıklı olarak tek çocuklu aileler, en büyük çocuk, evin tek erkek veya tek kızı gibi durumlarda bu tip çocuklardan mükemmel çocuk olma beklentileri çocukların istedikleri gibi yaşamalarını engellemekte,özgüven ve kişilik gelişiminin dışarıya bağlı olarak şekillenmesine neden olmaktadır. Özellikle Anadolu da “desinlerci” aile tipleri için önemli olan başkasının ne dediğidir. Yani “desinler Ahmet in oğlu çok efendi,Mehmet in kızı çok uslu vs gibi” sosyal beklentilere uygun yetiştirmeler çocukların yaşadıkları topluma uyumunu zorlaştırırken aynı zamanda gizliden gizliye de öfke beslemesine neden olurlar. Çekingen bireyin sosyallik düzeyi düşüktür. Çok fazla sosyal çevresi ve sosyal ortamları yoktur.hep birilerinin ısrarı ve zorlaması ile bir şeylere dahil olurlar. Plan yapmak istemezler. Hazırcı olup sorumluluktan kaçarlar. Yerine getiremem düşüncesi nedeniyle “sorumluluk getirecek olan: evlilik, ciddi ilişki, borç, söz vermek, davet düzenlemek, organize etmek,plan yapmak gibi görevlerden kaçarlar. Evli olan çekingenlerde : yıllarca olaylara ve evliliğindeki olumsuzluklara ses çıkaramamanın verdiği suçluluk ve pişmanlığın yarattığı depresyonları çok sık görmekteyiz. Kendini ifade etmesi ve derdini-duygularını anlatması ancak evliliğin 10. yılını geçmesi ile mümkün. Genelde evli bayanlarda bu fazla görülmektedir. Depresyonun temel iki nedeni olan suçluluk ve pişmanlık duygusunu çekingen evliler çok fazla yaşamaktadır. Ya ve evlilik yılı ilerledikçe ,eşi ve evliği değişime uğramadığı halde eşini suçlamalar, haksızlığa uğradığı düşüncesi,ezildiği ,kullanıldığı düşüncesi neticesiyle evlilik sarsıntılar geçirir. Aslında bu bir sorgulama sürecidir. Kişi ,biraz özgüven kazanıp bilinç altına atıp bastırdığı bir şeyleri tekrar ele alıp sorgular. Fakat yeri ve zamanında verilmeyen tepkilerin sonrasında ancak pişmanlık/suçluluk yaşarız. “ o zaman gözüm kördü, korkuyordum, değişir diye bekledim” gibi sözler çok rastladığımız sözlerdir. DUYGUSAL HAYAT VE ÇEKİNGENLİK Duygularını ifade etmek istiyor ve anlaşılmak istiyorsan önce kendini nasıl ifade edeceğini bilmelisin Çekingenlerin en büyük sorunu “İLETİŞİM VE KENDİNİ İFADE EDEMEMEKTİR” nasıl ifade edeceklerini belki defalarca çevreden, arkadaşlardan,uzmanlardan öğrenmişlerdir. Ama temel sorun bunu yapabilecek gücü bulabilmektir. Bilmek çözmek değildir. Kişinin nasıl iletişim kuracağını bilmesinin yanında içindeki o düşünceleri ( eleştirilmemeliyim, kabul edilmeliyim,red edilmemeliyim) de anlamlandırması ve tedavi etmesi gerekir. Çekingenliğin duygusal boyutunda, kişi hissettiklerini net veya doğru ifade edemez.Neden? Red edilme ve rezil olma-küçük düşme kaygısı. Aslında belki başında hiç rededilme geçmemiş de olabilir.fakat “ya olursa” düşüncesi ile içe kapanıp duyguları içinde yaşayabilir,ifade etmesi de yılar alır. Duygular derken sadece ,aşk sevgi,ilgi değil, öfke,kızgınlık,kabul etme, etmeme, itiraz etme gibi tüm duyguları sayabiliriz. İLİŞKİLERDE ÇEKİNGENLER Eğer çekingen bir sevgiliniz varsa yandınız. Ona çok güven vermeniz,normal birine göre daha çok destek olmanız gerekir. Çekingen sevgililerin en büyük sorunu güvenmek ve inanmaktır. Çekingen kişiyi, çıkmaya veya evliliğe ikna etmek diğer kişilere göre on kat daha zordur.emin olamamak,doğru insan mı , evliliğe hazır mıyım?, yaşım küçük mü, biraz daha mı flört süresini uzatsam gibi sorulara çok sık karşılaşırız. Aslında çekingen sevgilinin sevgilisi mükemmel olsa da hep bir emin olamama durumu söz konusudur. Temel sorun çekingen sevgilinin kendine olan güvensizliğidir. Özgüveni düşük olanların bildiğiniz gibi kararsızlıkları fazladır. Çünkü sorumluluğu kaldırabileceğine dair kendine yeterince güvenememektedir. Çekinen bireyler, ilişkilerde en çok terk edilme, sözel-fiziksel şiddete uğrama, ummadığı anda yalnız kalma gibi sorunları yaşayabilirler. Çekingen bireyler, ilişki sağlam yapıya (söz ,nişan,düğün vs) ilişkileri oturduktan sonra partnerine bağımlı olurlar. Çekingen kişiler, partnerlerinden çok şey beklerler. Yani onlar sevgililerinin, hem annesi, hem babası,arkadaşı,dostu vs. her şeyi olmasını ister. Zaten sosyal anlamda yetersiz ilişki yaşayan çekingenler, bu açıdan partnerlerini seçerken bu beklentilerini gözden geçirmelidirler. ÖNERİLER
|
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
Evliliklerde Tartışma - 13/05/2011 |
Evliliklerde Tartışma |
Bilgisayar ve İnternet Bağımlılığının Psiko-sosyal Etkileri - 13/05/2011 |
Bilgisayar ve İnternet Bağımlılığının Psiko-sosyal Etkileri |
BOŞANMANIN PSİKO-SOSYAL BOYUTU - 13/05/2011 |
BOŞANMANIN PSİKO-SOSYAL BOYUTU |
Eşinizi-Sevgilinizi Değiştirmek Mümkün mü? - 13/05/2011 |
Eşinizi-Sevgilinizi Değiştirmek Mümkün mü? |
Alışveriş Çılgınlığının Psiko-Sosyal Boyutu - 13/05/2011 |
Alışveriş Çılgınlığının Psiko-Sosyal Boyutu |
Aldatmanın Psiko-Sosyal Analizi - 10/05/2011 |
Aldatmanın Psiko-Sosyal Analizi |
Sınav Kaygısı ve Düşünsel Tedavi Yöntemleri - 10/05/2011 |
Sınav Kaygısı ve Düşünsel Tedavi Yöntemleri |
YANLIZLIK - 10/05/2011 |
YANLIZLIK |
Yeni bir ben olmak için ne yapmalıyız? - 10/05/2011 |
Yeni bir ben olmak için ne yapmalıyız? |
Devamı |