Sosyolog Merve Ege tel 0505 767 5885
mervegeee@outlook.com
-YALNIZLIĞA YOLCULUK-
17/02/2018
-YALNIZLIĞA YOLCULUK- Ah ne çok şey yazılmış yalnızlığa, ne çok sözler söylenmiş... “Yalnızlık tek kelime,söylenişi ne kadar kolay.Halbuki yaşanması o kadar zordur ki.” O tek kelimenin kim bilir nice hikayeleri var.Uzaktan bakılınca kimi yalnızlıklar birbirine benzer gibi görünür.Oysa ki her yalnızlığın kendine özgü bir hikayesi vardır.Modernizmin aşıladığı dünyevileşme ve bireyselleşme fikrinin beraberinde getirdiği yalnızlaşma duygusuna değinmeden geçmek olmaz.Hayatın yoğun temposu içinde yollarda geçiyor ömrümüz.Öylesine bir yerlere yetişme çabasındayız ki,en yakınımızdaki insanların bile neler yaşadığını,neler hissettiğini göremez olduk.Birbirimize fakirleşmeye başladık.Her birey hayatın farklı dönemlerinde kendini yalnız hissedebilir.İnsan ilişkilerinin yüzeysel yaşandığı modern zamanlarda,samimi bir sohbete,içten bir gülümsemeye hasret yaşıyoruz.Şüphe ve kaygı tohumları bizi yalnızlaştırmaya başladı.Kalplerimizi açmaya korkuyoruz.İnsanoğlu dünyaya gelişinden bu yana kendisiyle,insanlarla,tüm yaşamla mücadele halindedir.Psikolojik rahatsızlıklar,manevi üzüntüler,maddi kayıplar..Birey bunlarla savaşırken kimi zaman yalnızlaşmaya doğru yelken açıyor.Bu yolculukta yalnızlığı derinden hissedenlere işte şu dizeler tercüman oluyor. YALNIZSAN EĞER Hayatın devraldığı Sessiz bir özsudur acı Birikir yüreğinin kıvrımlarında Ve akar gözlerine ağır ağır Bulutlar yere inmiştir artık Ya da gurbettesindir Unutma Bir hayalet gibi kapındadır Yalnızlık denen şey Ufkun kararabilir birden Kaçışın bile bir adımdır Ya da dönüşündür kendine Unutma Her sayfası kederle kararan Bir hüzün defterine döner günler Ve her sabah “merhaba hüzün “merhaba yalnızlık Diyerek başlarsın hayata Ama hayat bağışlamayacaktır seni Unutma Üstelik günlüğü yoktur hüznün Hiçbir zaman da tutulmayacaktır. Sevenlerin yorgun yeniği Elleri titreyen yaşlı bir kadındır hüzün Ya da hasta bir tanıdıktır ancak Hepsi o kadar Unutma.. Ahmet Telli dizeleriyle yalnızlık bu kadar iyi anlatılabilirdi. Evet bilmezler yalnızlığı derinden hissetmeyenler, Bir kapı çalışına duyulan sevinci,bir tatlı sohbete duyulan özlemi.. Nasıl yalnızlaşmaya yalnız kalmaya başladık? Kimi yalnızlığı en çok yanındaymış gibi davrananlardan öğrendi.Kimi aşık olduğunda,insan aşık olduğunda yalnızlaşırmıymış hiç,meğer insan aşık olunca da yalnızlaşırmış. Neden mi? Aşk Farsçada sarmaşık anlamına gelir.İbni Sina’nın da dediği gibi araçlar çok güzel bir imkandır.Aşık olunan şey Allah’a işaret etmiyorsa;tıpkı sarmaşık gibi bizi sarar,sıkar,boğar,yalnızlaştırır ve kurutur.Kimileri dünyevi hayat telaşına kapılır gider.Ailesini unutur,dostlarını unutur.Kimileri zorluklarla mücadele ederken tek başına kaldığını görür ve yalnızlaşır.En ufak hatasında dostlarının ona sırt çevirdiğini gördüğünde,hayalkırıklığına uğranıldığında ve en acısı da;İnsanın anlatacak çok şeyi varken,konuşacak kimsesi olmadığını anladığında yalnızlaşır işte insan.. Carl Gusto Jung’a göre yalnızlık,çevrede insan olmaması değil,önemsediği şeyleri başkalarına ulaştıramaması ya da başkalarının olanaksız bulduğu bazı görüşlere sahip olduğunda hissedilen duygudur. Roy Croucher “Dışarıdan eve her dönüşümüzde bomboş bir eve döndüğünüzü,yalnızlığın sizi yeniden saracağını biliyorsunuz.Ve bütün gününüz telefonun bir kez olsun çalmasını beklemekle geçiyor.”diye dile getiriyor yalnızlığını Bazen yanımızda kimse olmadığı için değil,yalnızlığımızı söyleyebileceğimiz kimse olmadığı için yalnızızdır. Peyami Safa’nın söylediği gibi Bazen de kalabalıkların ortasında,tek başımıza kaldığımız vakitlerinkinden fazla yalnız değilmiyiz? Evet kimi zaman kalabalıkların ortasında oluruz ama çığlıklarımızı duyan kimse olmaz..Biz en sonunda kendimize kalırız. MYLİFE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK VE KOÇLUK MERKEZİ :0505 767 58 85 |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
İNTİHAR - 09/10/2018 |
İNTİHAR |
DUYGUSAL EMEK - 02/06/2018 |
Küreselleşme ile birlikte bir çok alanda yeni yönetim politikaları ortaya çıkmıştır.B |
BİR KADIN BİR HAYAT - - 11/03/2018 |
’Şiddet yetersiz kimsenin son durağıdır.”(Isaac Asimov) Kadına yönelik şiddet bu yetersizliğin ve acizliğin en acı ürünlerinden biridir.Hem kentsel hem |
-TOPLUM VE TÜKETİM AŞIKLARI- - 30/01/2018 |
Postmodernizmin ve kapitalizmin politikalarının sonucu olarak ortaya çıkan tüketim çılgınlığı,bir salgın hastalık gibi ilerleyerek,bireysel olmaktan çıkıp |
- GEL(MEY) İN ÇOCUKLAR - - 06/01/2018 |
Türk toplumunun kanayan yaralarından Biride çocuk gelin meselesidir İslam öncesi Cahiliye döneminde yaygın olan adetlerden biri kız çocuklarının diri diri toprağa gömülmesiydi B |